Yılmaz’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Herhangi bir konuda bir çalışma yaparken ilgili taraflarla istişare içinde süreçleri planlamak, uygulamak son derece kıymetli. Bunu da yapmaya gayret ediyoruz.
Son yıllarda dünyanın da bölgemizin de zorlu bir dönemden geçtiğinin altını çizdiler. Pandemiden savaşlara, küresel tedarik zincirindeki kırılmalardan deprem afetine varıncaya kadar son yıllarda yaşadığımız sıkıntılar, zorluklar ifade edildi. Aynı zamanda da içinden geçtiğimiz sürecin getirdiği fırsatların da altı çizildi. Zorluklar var ama fırsatlar da var. Bu zorluklarla baş edebilmemiz ve fırsatları değerlendirebilmemiz bakımından doğru politikalar izlememiz gerektiği bunu da ısrarla ve sabırla yapmamız gerektiği hususunda genel bir anlayış birliği olduğunu ifade edebilirim.
Hepimizin yine kamusuyla özel sektörüyle temel hedefimizin istikrar içinde büyümek, kalkınmak ve sosyal refahı artırmak. Bu anlamda bir hedef birliği içindeyiz. Büyümeyi istikrarlı bir şekilde ve istikrarlı bir ortamda gerçekleştirmek önemli.
Serbest piyasa ve rekabet kuralları içinde ve güçlü bir işleyen bir hukuk sistemi içinde bu hedeflerimize ulaşmamızın altı çizildi. Bu çerçevede finansal istikrar ve fiyat istikrarının yine öneminin altı çizildi. Enflasyonla mücadele, fiyat istikrarını sağlamak sadece ekonomik anlamda değil, sosyal anlamda da son derece kıymetli. Dolayısıyla enflasyonla mücadele edilmesi gerektiği, bunun da sabırla yapılması gerektiği noktasında genel bir fikir birliği olduğunu ifade edebilirim.
Siyasi istikrar olmadan, ekonomik istikrar olmuyor. Yine ekonomi için son derece kıymetli olan belirsizliklerin azalması ve öngörülebilirliğin artırılması en fazla üzerinde durulan hususlardan biri oldu. Burada siyasi tarafta belirsizlikler ortadan kaktı, bir istikrar ortamındayız ama buna ilave olarak kurumsal anlamda da belirsizliklerin azalması, öngörülebilirliğin artırılması hususu üzerinde arkadaşlarımız vurgu yaptı.
Bu çerçevede hazırlıklarını devam ettirmekte olduğumuz ve eylül ayında kamuoyuyla paylaşacağımız Orta Vadeli Programı’nın önemli bir işlev göreceğini hep birlikte kabul ettiğimizi ifade edebilirim. Ekip çalışması ve koordinasyona, kurumsal kapasitelerin geliştirilmesine önemli vurgular yapıldığını ifade etmek durumundayım.
Kamuda harcama tedbirleri de mutlaka alınmalı. Bu çerçevede de yine genel bir beklentinin ifade edildiğini söyleyebilirim. Kamuda daha fazla tasarruf tedbiri alınması yönünde bir beklenti ifade edildi.
En fazla dile getirilen hususlardan biri finansman ve finansa erişim konuları. Özellikle de KOBİ’lerin finanse erişimi konusu en fazla dile getirilen konulardan bir tanesi oldu. Para politikamız çerçevesinde atılan bazı adımlar var. Kredilerde miktarsal sıkılaştırma denilen uygulamalar yapılıyor. Ancak bu toplantıda da ifade edildiği üzere bu sıkılaştırmada ihracat, yatırım ve üretim konuları istisna kılınmış durumda.
Türkiye olarak bizim hedefimiz, para politikaları, maliye politikalarının yanı sıra yapısal reformlarla yolumuza devam etmek. Bu konuda Orta Vadeli Programımıza dönük epeyce teklifler aldık.
Türkiye Yüzyılı, hepimizin yüzyılı. İşçisiyle, çalışanıyla, kamusuyla özeliyle, sivil toplumuyla bütün toplumsal kesimlerin katkısıyla inşa edilebilecek bir yüzyıl.”
Hibya Haber Ajansı