Geleneksel ve tamamlayıcı tedavi yaklaşımı: Refleksoloji

Refleksolojinin el ve ayaklarda bulunan, bununla birlikte vücudun tüm sistemlerine karşılık gelen belirli refleks noktalarına, el ve parmaklarla basınç tekniği kullanarak uygulanan bir tamamlayıcı tedavi yöntemi olduğunu söyleyen Terzibaşıoğlu şunları kaydetti:

“El, ayak tabanı ve kulaklarda vücudun tüm bölümleri, organ ve bezleriyle ilgili yönlendirici refleks alanların mevcudiyeti prensibine dayanmaktadır. Bu refleks alanlara herhangi bir cihaz, malzeme, krem, losyon kullanmadan sadece el ve parmaklarla basınç uygulanarak yapılan bütüncül bir tedavi yöntemidir. Vücudun belirli bölgelerine basınç uygulandığında vücudumuzun daha uzak bölgeleri etkilenmektedir. Refleksoloji için; basit, güvenli, etkili bir geleneksel ve tamamlayıcı tedavi yaklaşımıdır diyebiliriz”

Tedavisi nasıl etki eder?

Refleksolojinin vücuttaki organların ayağın belirli alanlarına yansımaları olduğu temeline dayandığının altını çizen Terzibaşıoğlu, “Bu yönüyle akupunktur ile benzerlik göstermektedir. Uygulama yapılan alanın bağlantılı olduğu organlarda ve vücut bölgelerinde, kutano-visseral yollar aracılığıyla çeşitli reaksiyonlar oluşmaktadır. Bu reaksiyonlar bedenin tekrar denge haline dönmesine yönelik yanıtları içerir. Vücudun kendi kendini tamir mekanizmalarını ve böylelikle doğal iyileşme sürecini de harekete geçirir.” açıklamasını yaptı.

Uygulandığında vücutta ne gibi değişiklikler olur?

Refleksoloji uygulaması ile ilgili bölgelerde kan dolaşımının arttığına belirten Terzibaşıoğlu, “Böylece hücrelere besin maddeleri ve oksijen taşınması kolaylaşır. Yine lenfatik dolaşımın artmasıyla hücrelerde ve bağ dokusunda birikmiş toksinler ve atık maddeler uzaklaştırılır.” dedi.

Refleksoloji hangi hastalarda uygulanır?

Terzibaşıoğlu, "Fibromiyalji, romatolojik hastalıklar,  boyun, sırt, bel ağrıları gibi her türlü kas iskelet sistemi hastalıkları,  anksiyete, astım, kardiyovasküler sorunlar, diyabet, baş ağrısı, migren  ve sinüzit, premenstruel sendrom gibi rahatsızlıklarda diğer tedavileri tamamlamak için kullanılır.” dedi.

Uzm. Dr. Aynur Metin Terzibaşıoğlu refleksolojinin faydalarını şöyle sıraladı:

"Anksiyete ve stresi azaltmaya yardımcı olur, ağrı ve acı hissini azaltır. Endorfin üretimini artırarak vücudun rahatlamasını sağlar. Ruhsal ya da fiziksel nedenlere bağlı uykusuzluk ve yorgunluğu azaltır. Kronik ya da kronik olmayan hastalıklarda uygulanan tedaviyi destekler. Detoks etkisi yapan lenf dolaşımını hızlandırır. Kan dolaşımını düzenler. Kan basıncını düzenler. Vücut sağlığı için faydalı hormonları arttırır. Vücudu hastalıklardan koruyan bağışıklık sistemini uyarır. Dolaşım, boşaltım, sinir ve dolaşım sistemini uyarır. Vücutta bulunan toksinleri azaltır. Migren ve baş ağrılarının şiddetini azaltır. Zihinsel fonksiyonları uyararak konsantrasyonu artırır. Eklem hareketliliğini artırır. Adet öncesi semptomları ve adet sancılarını azaltır. Ağrı düzeylerini azaltarak hastaların yaşam kalitelerini arttırır. Refleksoloji Multiple Skleroz ve Serebral palsi gibi rahatsızlıklarda spastisiteyi azaltmada etkin bir tedavi yöntemidir. Uygulama kolaylığı, girişimsel bir yöntem olmaması ve yardımcı cihaz gerektirmemesi avantajları arasındadır. Refleksoloji tedavisi çeşitli kas iskelet sistemi rahatsızlıklarında güvenle uygulanabilecek, etkin bir tedavi yöntemidir."

Hangi bölgelere uygulanabilir?

Kulak, el ve ayaklara refleksoloji yaptırılabileceğini dile getiren Terzibaşıoğlu, “Ayaklardaki organ yansıma noktaları daha geniştir ve lokalizasyonu daha kolaydır. Yine ayaklarımız ellerimize göre daha hassastır. Bu nedenle pratikte refleksoloji tedavilerinde daha çok ayak uygulamalarını tercih ediyoruz.” şeklinde konuştu.

Terzibaşıoğlu, tedavi öncesi dikkat edilmesi gerekenlere ilişkin  “Dinlenmiş olmaya özen gösterin. Aç veya fazla tok olmamaya dikkat edin. Yoğun alkol ve sigara alımından sonra uygulanamayacağını unutmayın “ dedi.

Tedavi ne kadar sürer?

Terzibaşıoğlu, ilk seansın bir saat, diğer seansların ise 30-50 dakika arasında olması gerektiğini söyledi.

Kaç kez yapılmalı?

Haftada 1-2 seans olmak üzere toplam 8-12 seans arası yapılabildiğini dile getiren Terzibaşıoğlu, “Kronik hastalıklarda düzeni bozmamak adına ayda bir seans öneriyoruz.” dedi.

Hibya Haber Ajansı