Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kemal Akpınar, “Kulak ağrısı, özellikle küçük çocuklarda iştah kaybı, huysuzluk ve sinirlilik, ağlama atakları, uyku problemleri, genellikle yatarken kulağı çekiştirmek, yüksek ateş, kulak akıntısı, işitme problemi, baş ağrısı, denge kayıpları kulak enfeksiyonunun başlıca belirtileri arasında sayılabilir. Kulak enfeksiyonu varlığında erken tanı ve doğru tedavi planlaması ile komplikasyonları önlemek ve hafifletmek çoğu zaman mümkün” açıklamasında bulundu.
Orta kulak iltihabının en sık 3 ay ile 3 yaş aralığındaki çocuklarda görüldüğünü hatırlatan Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kemal Akpınar, “Yetişkin bireyler de orta kulak enfeksiyonu geçirebilir ancak bu oran çocuklardaki kadar yüksek değil. Kulak enfeksiyonlarının çoğu uzun vadede ciddi komplikasyonlara yol açmaz. Tekrarlayan orta kulak iltihabı vakalarında çeşitli komplikasyonların görülme sıklığı artabilir. Bu komplikasyonlar arasında işitme kaybı, özellikle küçük çocuklarda konuşmanın gecikmesi ve gelişme geriliği, enfeksiyonun kulak çevresi kemiklere, nadiren beyin ve beyin zarlarına kadar yayılması yani menenjit sayılabilir. Ayrıca kulak zarının yırtılması vakalarının çoğu genellikle 3 gün içerisinde iyileşse de bazı durumlar cerrahi olarak onarım gerektirebilir” dedi.
Uzun süren semptomlarda mutlaka doktora başvurulmalı
Orta kulak iltihaplarının çoğunun ciddi olmadığını ve ağrı kesiciler, ateş düşürücüler gibi semptomatik tedavi yaklaşımlarının çoğunlukla yeterli olduğunu dile getiren Dr. Kemal Akpınar, “Semptomlar gerilemediğinde ve uzun sürdüğünde, 6 aylıktan küçük çocuklarda, çok şiddetli kulak ağrısı varlığında, kulaktan kanlı ya da iltihaplı sıvı gelmesi durumunda ve işitme kayıplarında mutlaka vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı” ifadesini kullandı.
Dr. Kemal Akpınar, kulak enfeksiyonları için 6 risk faktörünü şöyle paylaştı:
"6 ay ile 2 yaş arasındaki bebekler ve küçük çocuklar kulak enfeksiyonu açısından risk altında olan yaş grubudur. Kreş, anaokulu gibi çocukların gruplar halinde bakım gördüğü ortamlarda soğuk algınlığı ve kulak enfeksiyonlarına yakalanma riskleri genellikle artar. Aile bireylerinin herhangi birinde tekrarlayan orta kulak iltihabı ya da geçirilmiş kulak enfeksiyonu varlığında kulak enfeksiyonu riski artabilir. Soğuk algınlığı çocuklarda hastane başvurularının en yaygın diğer sebepleri arasında yer alır. Soğuk algınlığı genellikle kulak enfeksiyonlarına yatkınlığı artırır. Alerjiler nedeniyle burun pasajında ödem ve üst solunum yollarında iltihaplanma görülebilir. Orta kulakta sıvının birikmesine yol açan bu durum kulakta basınç artışına, ciddi ağrılara ve enfeksiyonlara neden olabilir. Kronik hastalığı olan bireylerde, bağışıklık sistemi baskılanmış ya da astım ve kistik fibrozis gibi çeşitli kronik solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalarda kulak enfeksiyonu görülme riskinde artış gözlenir. Bazı hava durumu faktörleri orta kulak iltihabı açısından risk oluşturabilir. Özellikle sonbahar ve kış ayları, mevsimsel alerjisi olan bireylerde ise polen miktarının arttığı dönemlerde kulak enfeksiyonu görülme sıklığı artabilir."
Hibya Haber Ajansı