Özdağ, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"IMF’siz çakma IMF programını Türk halkına dayatan Mehmet Şimşek bir açıklama yapmış. Programımızın üç temel bileşeni var demiş.
A-Mali disiplinin yeniden tesis edilmesi; yani deprem etkisi hariç, bütçe açığının Maastricht kriterleri ile uyumlu bir seviyeye çekilmesi, demiş.
AiB üyeleri için geçerli ekonomik ve parasal birliğe katılım zorunluluğu standartı bu bizim için gerçekçi değil çünkü bununla ilgili 5 alt kritere uyma imkanımız yok.
Maastricht Antlaşması 5 kriteri ( a, b, c, d ve e)
a) Her üyenin yıllık ortalama enflasyon oranı, fiyat artışını en düşük üç üye devletin yıllık enflasyon oranı ortalamasını en fazla 1.5 puan geçebilecektir. Oysa Türkiye enflasyonda dünya rekoru kırıyor:
b) Üye devletler için geçerli olan, planlanan, ya da gerçekleşen kamu açıklarının GSYİH nın %3'nü aşamaz. Mehmet bey, GSMH 800 milyar dolar, planlanan bütçe açığı 23 milyar doları aşamaz bu durumda? Yıl başındaki kura göre planlanan zaten 32 milyar dolar oluyor ve planlanan mutlaka açılıyor, bizimle alay etmeyin lütfen.
c)üyelerin planlanan, ya da gerçekleşen kamu borç stoklarının, GSMH %60'ı geçmemesi gerekir.
Dış borç stoğu 476 milyar dolar %52
İç borç stoğu 250 milyar dolar %30
SWAP 65 milyar dolar %12
BOTAŞ 25 milyar dolar %4
Yabancı ülke depo 25 milyar dolar %4
Toplam 850 milyar dolar GSYİH nın üzerinde üstelik KÖİ ödemelerini ve kur arttığında ödeme yükümlülüğü haline gelen KKM kur farkını da katmadık. Hayal kurma hesap yapın lütfen.
d)Üyelerin fiyat istikrarı bakımından en iyi sonucu sağlayan üç üye devletin ortalama nominal uzun vadeli faiz oranını en fazla 2 puan aşabilecektir. Buna yorum dahi yapamıyorum.
e)Üyeletin kendi paraları, Avrupa Döviz Kuru Mekanizmasının izin verdiği "normal" dalgalanma marjı içinde kalmalıdır. (%15) Bizde ise 2023 yılbaşında dolar TL 18.70 5 Temmuz 2023 kur 26 TL dalgalanma %40 da.
B- Enflasyonun orta vadede tek haneye düşürülmesi için kademeli parasal sıkılaştırma ve enflasyon hedefi ile uyumlu gelirler politikası diyorsunuz.
Oysa bizde parasal sıkıştırma hiç yok, tam tersi parasal gevşeme var. önce m1, m2 ve m3 para arzına bakın sonra büyük konuşacağınıza bize parasal sıkışmayı anlatın.
C- Makro finansal istikrarı ve diğer tüm kazanımları kalıcı hale getirecek yapısal reformlardan bahsediyorsunuz.
Ancak hiç bir yapısal reform YOK, sadece borçlanma ekonomisi, buna bağlı gayrimenkul rant projeleri var. Hiçbir yapısal probleme veya üretim değişimi için hazırlanmış reform olmadığı gibi tarım ve çiftçilik ölmek üzere, hani yapısal reform?
Diğer taraftan madem kriter demişken, vatandaşa vergi bildireceğinize, HARCAMALARI kısın, 2023 de 40 milyar TL lik ikinci ek vergi tahsil edeceğinize, 13 milyon sığınmacı ve kaçağa yılda 11 milyar dolar HARCAMA, TİKA vasıtasıyla yılda 7 milyar dolarlık yurtdışına YARDIM YAPMA, kendi vatandaşların hem de depremzedeler varken Suriye’de 100 bin konut yapmayın, bunlara bedava elektrik, su, ekmek dağıtma öncelik kendi vatandaşımız olmalı.
Siz göreve başlayalı 6 hafta oldu. Dolar 26 TL ya ulaştı bile, emekli, memur enflasyon altında ezilmeye devam ediyor. Vergi oranları ise patladı. Bu gereksiz vergi bindirmenin etkisi sadece fiyatları daha çok artırmak olan ve hiç bir olumlu etkisi olmayacak bir uygulama bir gün uyanıp VAZGEÇİN.
Bu kararın etkileri;
1-Vergi tahsilatı artmaz, iktisatta Laffer Eğrisi bir çalışma var, vergiyi artırmanın bir noktadan sonda vergi tahsilatını azalttığını ortaya koyar. (vergi oranlarının düşürülmesinin vergi tahsilatını artırdığı da ispatlanmıştır)
2-KDV vb tüketim vergilerini artırmak Vergi Adaletsizliğini de artırır çünkü geliri az olanları ve maaşla çalışanları bir kez daha vergilendirmiş olursunuz. 3-Faiz sebep enflasyon sonuç, iddianızdan vazgeçtiniz, ancak maliyeti 270 milyar dolar arka kapı döviz satışı Yeter artık yok “sıkı para politikasıymış”, “yok fiyat istikrarıymış( enflasyon İle mücadele), yok Maastricht kriterleriymiş geçin bunları yalan söylemenin bir sınırı olduğunu unutmayın."
Hibya Haber Ajansı